balkanlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
balkanlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bosna Hersek


Yakın zamanda savaş görmüş bir ülke Bosna. Belki de bu yüzden sakinliğe ve huzura sıkı sıkı tutunmuşlar. Sokaklarında zaman, ağır ve sükunetle akıyor. 
Bol fotoğraflı bir gezi oldu. Kelimerle vakit kaybetmeyelim canlar. 
Aşk ile buyrun...

Meşhur Mostar Köprüsü. Ben daha tarihi bir görüntü bekliyordum ama savaşta bombalanınca restore edilmiş.


Köprüden bakınca yemyeşil, ışıl ışıl bir su görünüyor. 

             
Köprünün taşları çok kaygan. Aralara yükselti yapmışlar ama yine de zorlandım. 

Uzaktaaan Mostar Köprüsü. 


Blagay Tekkesi, kaya mağaranın içinde, yemyeşil Buna nehrinin kaynağında, bugün hâlâ Nakşi tekkesi olarak hizmet veren huzur dolu bir yer. 




Tarihi Osmanlı asker köyü.


Kendimi İstanbul Eyüp'te hissettiğim Saray Bosna çarşısı.

Aman Allah'ım yiyebilmek için resmen sıra beklediğimiz, muhteşem ötesi Boşnak böreği. Bayıldım! 


Balkan gezimin son parçasını da paylaşmış oldum azizim. Gezi boyunca çok özel insanlarla muhabbet sofralarında buluştuk. Gönlü güzel, sevgi dolu bu insanları tanıdığım için çok mutluyum. 





Bu yazıyı sevenler içün Balkanlar şuracıkta,

Montenegro


 Ah azizim ah, iyi ki gitmişim dediğim ülkelerden. 
 Fotoğraflara bak, oku, anlayacaksın ne demek istediğimi. 
  Daha önce güzel olduğuna dair rivâyetler duymuştum lakin fevkalâdenin fevkinde demek daha yerinde olur zannımca. 


  Bar, Budva ve Kotor şehirlerini gezdim. Bar tarihi bir şehir. Daha doğrusu eski Bar dedikleri dağın eteğinde, tarihi kalenin içinde. (Arkeolog olmalıymışım dediğim anlar vardır benim. İşte o anlardan) 


  Hemen yakınında bir Nakşi tekkesi var. Bugün hâlâ aktif. Cehri zikir yapıldığını söyledi görevli. Camdan baktığınızda post serili duruyor zaten. 
  (Gönlü güzel insanların atmosferi de güzel olur hemi).



 Türbe var ayrıca. Görevli çok temiz bakıyor. Ondan biraz bilgi aldık. Güzel Türkçe konuşuyor. Aslında böyle deniz kenarında ve turistik bir şehirde tarihi tekke ve türbenin olmasına, 45 bin nüfuslu şehirde 15 bin müslüman bulunmasına çok şaşırdım.


  Bar şehrine yakın zamanda Türk devleti büyük bir İslam merkezi yapmış. Selimiye Cami.
  Nasıl temiz, nasıl ferah anlatamam. İçinde konferans ve bilgisayar salonu, misafir odaları var. Ney sesi geliyor çayhanesinden.




 Budva ise kocaman otellerin ve palmiyelerin bol olduğu bir şehir.


 Kotor tam anlamıyla denizin, tarihin, turizmin birleştiği bir yer. Ben de Adriyatik okyanusuna karşı oturdum banka, aldım elime bazlamayı. Bir kıyafetime bakıyorlar, bir elimdekine. (Erzurum kızıyam eze gurban ne şaşirirsan).



 Okyanusun hemen karşısında, dağın yamacında tarihi bir şehir başlıyor. 
 Tam tepesine ulaşmak çok uzun sürdüğünden, zemini gezebildik. Birçok ev dükkan olmuş ama o dokuyu korumuşlar. Çok etkileyiciydi.




 Karadağ'dan çıkarken muazzam bir okyanus uğurluyor sizi. Pek çok tarihi kilise görüyorsunuz 13. 15 yüzyıllardan kalma. Çoğu dağ yamaçlarında olduğundan ve yeterince kilise gezdiğimizden çıkmadık. 



   Özetle Karadağ özellikle gelinmesi, birkaç gün kalınıp doya doya gezilmesi gereken bir ülke... 
Montenegro! Sevdim seni kız ❤

Arnavutluk ve Kosova



Arnavutluk, şöylece merkezini dolaşıp çıktığım ülke olarak kayıtlara geçsin lûtfen!

Yüksek binalar medeniyet mi şimdi? Hayır bunu reddediyorum! 


 Tarihi bir cami. O kadar cami gezdim ki adlarını unutuyorum. 

⭐ 

Kosova, harika yolları, harika Fuad As'ı ile beni coşturan ülke olarak kayıtlara geçsin lûtfen!

Kosova merkezde vakit namazında caminin tam dolu olması beni hem şaşırttı, hem sevindirdi. Yanıma alamadığım eşyalardan biriydi namaz elbisem. Camiyi öyle görünce bu mübarek yerden bir namaz cübbesi aldım kendime.



Burdan aldığımız kuruyemişler iki gün sıcakta arabada gezdi. Yine de ilk gün gibi tazeydi.


İnsan aşkını garantiye almak istiyor demek ki... 


Azizim, Prizren şehrinde nehir kenarında muazzam bir yer Fuad As. Bir de menüyü gördükten sonra dedim ki sadece bunun için bile Kosova'ya gelinir. 




Bunlar birer sanat, birer aşk, birer meşk...


Sırada Montenegro (Karadağ) var.
 i-na-nıl-maz bir ülke! 

Makedonya

  İlk hedefimiz, temiz ve dolu dolu oksijeniyle Canyon Matka. Hiç Sümela Manastırı'na gittiniz mi azizim? Gittiyseniz oranın ıslak orman kokusunu hatırlarsınız. (Bayıldığım bir koku. Demir eksikliği olanlar beni çok iyi anlayacaktır.) 



  İşte manastır yollarını andıran ama ondan çok daha etkileyici bir yer Matka Kanyon'u. Yol boyu yüce dağlar ve arasındaki yemyeşil su. 17 km devam ediyormuş ve belli bir yerden sonra dağcılık edevatları gerektiriyormuş. 
(Ben zaten koku ve manzarayla kendimden geçmişim, bıraktım isteyen tırmansın, dönüşte alırsınız beni). 



  Makedonya Üsküp, heykeltraşların dur babam burası boş kalmış, hemen bir İskender heykeli yapalım, öteye ailesinin heykeli, beriye bir kadın otursun, binanın önleri ferah geldi beş on kız koyalım fikriyatiyle heykellerin halay çektiği bir yer. O kadar çoklar ki gittiğim yeri dönerken bazılarını görmediğimi fark ettim. 







  Bu ülkede yakın zamanda başbakanın yolsuzluk tapeleri çıkmış ortaya. İnsanlar bu duruma sessiz kalmamış ve eylemler yapmışlar. Şimdi erken seçime gidiyorlar. Eylemlerin izleri hâlâ mevcut. 


  Üsküp'te nehrin iki tarafı çok farklı. Bir tarafı böyle heykel kıyamet giderken, diğer tarafı bizim Eyüp civarı gibi. Akşam yemeğini işte orada yedik gönlü güzel arkadaşlarla. Balkanlar'da et bize göre ucuz, çok da lezzetli. 
  Salatayı değişik bir peynirle servis ediyorlar. Yerken yoğurt gibi eriyen bir şey, çok güzel. Sucuk tadı olan ilginç bir kebapları var. Onu da çok beğendim.       Ekmekleri ise somun değil, yağlı kızarmış topikler şeklinde getiriyorlar. 
   Artık ona yer kalmadı, yanıma aldım, iki gün arabada gezdikten sonra Adriyatik okyanusunun kenarında ancak yeme fırsatı buldum. 




   Konaklama için çok uygun fiyatlı daireler var. 5 kişinin kalabileceği bir daire geceliği yaklaşık 65 lira. (Ailecek, arkadaşcak gidebilirsiniz). İçi temiz ve mutfak eşyalarına varana kadar tam bir daire. Aklınızda bulunsun. 


  Makedonya görülmesi gereken yerlerden azizim. Çıhın çıhın gelin!

 Sırada Kosova ve Arnavutluk var. Sırbistan yazım içün buyrun kapı açık, Sırbistan'ı Geziyorum
⭐ 

Rare Disease Day and the promises of personalized medicine

O ur daughter Ellen wrote the post that I republish below 3 years ago, and we've reposted it in commemoration of Rare Disease Day, Febru...