Piramit Pasta etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Piramit Pasta etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Tehlike Çanları Çalıyor!!


Sabah zar zor birbirine yapışan gözlerimi ayırdıktan sonra yavaşça mutfağa doğru gittim. İçimden "bir şey yapmam lazım" diye sayıkladım durmadan ama görseniz halimi, üstümden tren geçmiş gibiydim. Saçlar başlar dağılmış, gözler şaşıbeş bakıyordu :). Günlerdir bitmek bilmeyen yağmurun artık sinirimi bozmasından bahsetmek bile istemiyorum. Neyse ki, hava sıcaklığı bakımından fena değil. Sabah kahvemi içmeme rağmen kendime gelemedim. Garip bir baş dönmesiyle birlikte bahçede oturup neredeyse her sabah yaptığım gibi Türk Kahvemi yudumladım. Türk kahvesi her zaman işe yarar :). Elimi kaldıracak gücüm olmadığı halde içimdeki vicdan azabından kurtulmak için, birbirinden güzel reçetelerin olduğu kitabımı açtım. Amacım kolay bir tatlı bulmaktı ama baktıkça içim açıldı :). Sayfaları değiştirdikçe içimdeki kıpırdanmaya ayak uydurdum bende. Sonunda dün aldığım şeftalilerden Pie yapmaya karar verdim! Şeftalileri sıcak suda 20 saniye kadar beklettikten sonra soğuk suyun içine şoke ettim ve kabuklarını bir güzel üstünden çıkardım hanımefendilerin :)). Mısır unu, şeker, tarçın ve birazcık hindistanceviziyle harmanladıktan sonra içliğim hazır oldu!!! Mutfağı saran o güzel kokuyu duymanız lazımdı sevgili okuyucularım. Ohhhhh!! Temiz hava bol gıda! :) Üzerini normal kapatabilirdim fakat ben alengirli olsun dedim ve yaprak şeklinde yaptım. İşin içine biraz sanat katmakta her zaman fayda var değil mi? ;) Şeftalili Pie'ımın hamurunu yoğurup buzdolabında bekletirken içim içime sığmaz oldu ve günlerdir yapmayı düşündüğüm Dondurma'ya girişmenin vaktinin gelmiş olduğunu fark ettim. Tamam! Çikolatalı Dondurma yapacaktım ama söylesine bir dondurma beni kesmezdi! :) Ben de küçüklüğümde hastası olduğum Baskin Robbins'te yediğim Rocky Road'u yapmaya karar verdim! İçine Marshmallow'ları küçük küçük doğradım, ardından Damla Çikolatalar veeee küçük parçalara ayırdığım Çikolatalı Kurabiyeler! Gözbebeklerinizin büyüdüğünü fark edebiliyorum buradan :). Şahsen benimkiler gözlerimi kapladı diyebilirim size :)). İlk önce dondurmayı yaptım ve birkaç saat kadar derin dondurucuda bekledi zavallım. Ardından kenarları kristalleşince çıkardım ve içine o ağız sulandıran malzemelerimi koydum. Sonra Kayalık Dondurmam tekrar derin dondurucudaki yerini aldı. Ben bunlarla yetindim mi sizce? :) Hayııırrrr! Üstüne de ananemin güzel tarifiyle Piramit Pasta yapayım dedim. Piramit Pastayı yapması çok zevkli ve çok kolay! Benim reçetem; Yumurta, Pudra Şekeri, Tereyağ, Kakao ve Petit Beurre Biskuvi karışımından oluşuyor. 'V' şeklini vermesi biraz zor ilk başta! Ben 'V' şekline benzer bir hale soktuktan sonra buzdolabına koydum. Biraz sertleştiğinde ise tam şeklini verdim. Bu yavrucağın adı da: 'V' for Cake oldu :) Şeftalili Pie'ımın arada kaynadığını zannediyorsanız çok yanılıyorsunuz sevgili okuyucularım. :). Yaprak yaprak motifleriyle fırından çıktığında yüreklere taht kuracak güzellikteydi. Annem dayanamayıp hemen sıcak sıcak mideye indirdi! Doğrusu annem bu tarz pek sevmez ama inanılmaz hafif ve lezzetli olduğunu söyledi! Bir tam puan! Alkışşşşşş! :) Ki bence 5 dakika daha pişmesi gerekirdi ama böyle de gayet güzel çocuğum! Normalde yaptığım Pie ve Tartlara nazaran içindeki cıvık malzemelerden dolayı daha yumuşak oldu. Bu durum gayet normal! Tekrar ediyorum; Gayet normal! :) Hele en güzel an benim için dondurmayı tattıktan sonra olduğum yerde zıplayıp, Evet! Evet! Evet! diye çığlık atmamdı! Bir süre sonra biraz sakinleştim tabi. O haz ve o mutluluk!! She-Raaaa!!!!! Akşam yemeğinden sonra Şeftali Baharımı, 'V'for Cake'imi ve Kayalık Dondurmamı mideye indirmiş olabilirim. Açıkçası kilo bakımından nereye gittiğim meçhul!! Neyseki kıyafetlerde bir sorun yaşamıyorum :) Görünürde de durum hala aynı! :) Ama tartılıyormuyum? Hayır! Buna yüreğim dayanmaz sanırım :))))) Yemek yerine bilimum cicilerle doyduğumu düşünürsek, herşeyi tekrar kontrol altına almam gerekiyor! :) Dıdınn Dıı Dınnn!!! Ama pazartesiye kadar bekleyebilir değil mi?
Bon Appetit!

Şeker Komasına Girmek


Daha gözümü açamamışken dün akşam film seyretmeye daldığım için test edemediğim piramit pastamı kahvaltımı ettikten sonra babamın gazına gelip önüme koydum. Saat 10:00'da şekerli bir şey yediğim için elbette gözlerim kısıldı ve televizyonun karşısında yarı uyku yarı uyanık haldeydim ki annemle babamın gülüşleriyle kendime geldim. Bol nişasta içeren patates kıvamına gelmiş halim onlar için epey eğlenceliydi sanırım :). Piramit pasta için söylemem gereken tek şey sosunu beğenmedim. Yaptığım tarif harikulede gözükmesine rağmen katmanların arasına ve üstüne sosu sürerken etrafa yayılması ve her yerin cıvık cıvık olması insanı güldürse de beni çileden çıkarttı diyebilirim. Üstüm başım ve önlüğüm çikolata ve krem şanti karışımı bulamaçla kaplandı. Sakar olduğumu unutmadınız her halde :) Elimdeki bulamaçla kaplı spatulayı da yere düşürmüş ve üstüne pofidik terliklerimle basıp etrafa yaymış olabilirim :)). Sonrasında etrafı sildim tabi.
İnsan kendini iyi hissettiği şeyi yapmalı.. Bende unlarla, yumurtalarla ve şekerle oynarken kendimi inanılmaz iyi hissediyorum. Bu dünyanın bütün gri tonlarından arındığımı itiraf etmeliyim. Zaten optimist olduğumu düşürseniz, onlarla oynadıktan sonra pozitif enerji patlaması geçirecek gibi oluyorum. Hele ki, kafaya koyduğum ve başardığımı hissettiğim tarifin ardından mutfakta kendi kendime dans edip, "Aferin kızım" dediğimi gözünüzün önüne getirin :). Annem yakınlardaysa bir de Çaaaakkkkk! yapıyoruz :)))

Zavallı Mixerim Sizlere Ömür


Bugün kendimi eski tarif kitaplarının arasına gömdüm. Annemden ve anneannemden kalma bütün tariflerini psikopat gibi inceledim. Burma tatlısından başlayıp kurabiye tariflerine kadar bir solukta hepsini okudum. Sonra aklıma Alman Pastası yapmak geldi. Sahip olduğum hiçbir kitapta Alman Pastasının tarifini bulamadım ve bunun üzerine internette araştırdım. Bulduğum sonuçlar beni tatmin etmedi ve sonunda pasta konusunda aşırı yetenekli halamı aradım. Kendisi Almanyada yaşıyor. Daha iyi kim bilecek değil mi? Onun tarifi de eğer düşündüğüm gibi olmazsa karşı komşumuz pastane sahibi, ona bütün ısrarcılığımla sorma düşüncesindeyim :) Hatta kapılarının önünde yatsam..hmm..O da olur sanki :) Önümüzdeki hafta yapacağım Alman Pastası girişimimi sizlerle paylaşacağım.
Gelelim geçen gün yaptığım Creme Brulee'ye.. Kursta kahveli yapmayı öğrendiğim için dedim ki farklı bir şey olsun ve sade yapayım bu sefer de. Tabi kahve yumurta kokusunu aldığından kahveyi çıkartınca yumurta kokusunun ağzımda keskin bir tat bırakacağını kestiremedim. Mükemmelim değil mi?! :)) Eh öğreniyoruz. Öğrenci olmak böyle bir şey. Sonuç görüntü muazzam hani tadı da öyle fakat yumurta kokusunun fark edilmemesi imkansızdı. Bende hemen şefe sordum ve tabii ve yine tabi ki vanilya koymam gerektiğini öğrenmiş oldum. Neymişşşşş? Yumurta kokusunu bastırmak için vanilya koyacakmışızz :)
Son zamanlardaki yoğun çalışmalarım sonucu bugün piramit pasta yaparken zavallı eski mixerim sağ kolunu feda etti okuyucularım. Binbir parçaya ayrılan zavallı şeyi her ne kadar tamir etmeye çalışsam da ne yazık ki çoktan ömrünü doldurduğunu anladım ve yoluma tek koluyla devam etmek zorunda kaldım. Biraz kol kası yapmak zorunda kaldım fakat sonuç yine güzel oldu. Şu anda babam afiyetle yiyor :). Bugün o kadar yoruldum ki, sa
dece bugünlük mutfak temizliğini anneme bırakmak mecburiyetimdeyim..oppssss :))
(R.I.P. TEFAL MIXER )

Rare Disease Day and the promises of personalized medicine

O ur daughter Ellen wrote the post that I republish below 3 years ago, and we've reposted it in commemoration of Rare Disease Day, Febru...